Zehra-Arslan Kahraman çifti, Datça’nın Emecik Köyü’ndeki evlerinde köy hayatını alabildiğine yaşıyor.
Muğla’ya bağlı Datça’ya yaklaşık 20 km uzaklıkta Emecik Köyü’ndeyiz. Daracık sokaklarından arabayla yukarıya doğru tırmanıyoruz. Sokakların darlığı bizde geçen arabaların bile bazen sıkışıp kalabileceği hissini uyandırıyor. Etrafımızda taş köyleri. Yolun sonuna geldiğimizde karşımıza büyük bir bahçe içerisinde bir köy evi çıkıyor.
Evin kapısının olduğu girişteki salıncak Arslan Bey ve yeğeninin imalâtı. Kapıda asılı büyük anahtar, evin bulunduğu yerdeki eski yıkık evin anahtarı. Renkli sandalyeleri kendileri boyamış. Sehpa olarak kullanılan sini Arslan Bey’in halasının hatırası.
“KÖYDEKİ DİĞER EVLER GİBİ KARE PLANI KORUDUK”
Zehra-Arslan Kahraman çifti 2002 yılının Nisan ayından beri bu evde yaşıyorlar. Çift, 1997 yılında şimdiki evlerinin olduğu araziyi içinde birer odalı yıkık üç köy evinin de bulunduğu haliyle satın almış. 2001 yılında da burada evlerini yapmaya başlamışlar. Kahraman çifti evleri bittikten sonra da Emecik Köyü’ne yerleşmiş: “Evi tasarlarken köydeki diğer evler gibi kare planı koruduk. Ayrıca evin oturumunun, şu anda iki yanında yer alan iki anıt ağaç ki biri pınar (meşe palamudu) ağacı, diğeri keçiboynuzu ağacı; onları koruyacak şekilde yapılmasını istedik.”
250 METREKARELİK EVDE 5 ODA 1 SALON 2 BANYO 1 SAUNA VAR
250 metrekarelik ev biri çatı odası olmak üzere 5 oda, bir açık mutfaklı salon, 2 banyo ve küçük bir saunadan oluşuyor. Evin duvarlarında açık ve pastel renkler tercih edilmiş. Mobilyalarda ise eski olanlar hariç sedir ağacı kullanılmış. Evin dekorasyonu ile Zehra Hanım ilgilenmiş: “İstanbul Üniversitesi’nde Arkeoloji ve Sanat Tarihi okudum. Fakültedeyken gezdiğimiz yapılar, incelediğimiz eski objeler, muhakkak bakma, görme ve seçme hassasiyetimi geliştirmiştir.”
Berjer aileden kalma. Ayaklı abajur Talisa Avize’den. Sedir kanepe marangoza yaptırılmış. Kazan Denizli’den, bakraç ve sini eskiciden alınmış.
Çatıya çıkan merdiven sahanlığı kitaplık ve okuma köşesi olarak değerlendirmişler. Minderler ve bakraç İstanbul Moda’da eskiciden alınma. Sehpanın tabanında yer alan el örme balıkçı sepeti, köyden bir komşunun hediyesi. Üzerindeki sini ise Zehra Hanım’ın anneannesinden kalma.
Çatı odasında ahşabın doğallığı göze çarpıyor. Kırkyama suzaniler ve yastıklar Bazaar Datça’dan. Çiçekli divan örtüleri ise diktirilmiş.
Yatak üzerindeki işlemeli ipek suzani Bazaar Datça’dan. Yatağın yanındaki sandık, annesinin çeyiz sandığı, üzerinde Zehra Hanım’ın kundak örtüsü serili.
Kanepe Zehra Hanım’ın annesinin evlenirken aldığı takımın parçası, üzerindeki kanaviçe yastıklar ise teyzesinden hediye.