Elvira Zanghellini, Datça’nın Mesudiye Köyü’nde, doğanın içinde doğal bir evde yaşıyor. Denize hakim bir tepede yer alan evin bahçesi keyifli yemeklere tanıklık ediyor.
Uzun yıllardır Türkiye’de yaşayan İsviçreli Elvira Zanghellini, Datça’nın Mesudiye Köyü’nde manzaraya hakim bir tepede yer alan bu evin ilk önce arsasını satın almış. Sonrasında da buraya hayallerindeki evi yapmak üzere kolları sıvamış. Ev tek kat üzerinde planlanmış. Salon, açık mutfak, iki yatak odası, giyinme odası ve iki banyodan oluşuyor. Ayrıca yapının devamında girişi ayrı olan, banyolu bir misafir odası da yer alıyor. Misafir odası da dahil ev 130 metrekare kullanım alanına sahip. İçerisinde yer aldığı bahçe ise 2.200 metrekare. İnanılmaz bir deniz manzarasına hakim olan bahçeyi asırlık zeytin ağaçlarının yanı sıra meyve ağaçları renklendiriyor, taçlandırıyor.
Evin yapımının her aşamasıyla ilgilenen Elvira Hanım 2011 senesinde buraya taşınmış. Yılın yarısını burada, yarısını ise İstanbul’da geçiriyor. Evin yerleşim planını yaparken iç mimar arkadaşı Nilgün Cömert’ten yardım almış. Bu evi yaparken ki amacı ise doğaya uyumlu, saygılı ve hatta iç içe yaşam alanları yapmakmış. Bunda da başarılı olduğunu söylüyor. Evin önünde ev sahibesinin burada vakit geçirmekten hoşlandığı büyükçe bir veranda yer alıyor. Verandaya yerleştirilen büyük ebatlı ahşap masa akşam saatlerinde keyifli yemeklere ev sahipliği yapıyor. Misafir ağırlamaktan keyif alan ev sahibesi burada dostlarına sık sık davetler veriyormuş. Hatta akşam serinliğini kırmak amacıyla bu alana bir de şömine yaptırmış. Yoga ile ilgilenen Elvira Hanım, ileriki dönemlerde bahçesine bir de yoga platformu yaptırmayı planlıyormuş.
Dekorasyonda otantik stili seven ev sahibi bu tarzı Mesudiye’deki evine de yansıtmış. Evde ağırlıklı olarak doğal renkler tercih edilmiş. Malzeme olaraksa sedir ağacı ve doğal taşa yer verilmiş. Evi dekore ederken en büyük kaynağı ise doğa olmuş sahibesinin. Ahşap dokusu evin genelinde önemli bir yer tutuyor. Salon bölümünde taş ve ahşabın uyumlu birlikteliği vurgulanmış. Bu alanda ev sahibinin eskici ve antikacılardan topladığı objeler göze çarpıyor. Bu eski objelerin hepsinin bir hikayesi var.
Salon ile iç içe olan mutfakta da yine ahşap ön planda. Sedir ağacından mutfak dolapları düzeni sağlamak için kapaklı olarak düşünülmüş. Bu alanın hem estetik hem de kullanışlı olmasına özen gösterilmiş.
Mutfakta sıcak dokunuşlar
Yaşamın bir parçası olan mutfağın hem estetik hem de kullanışlı olmasına dikkat edilmiş. Bu alanda herşey ahşap dolapların içine gizlenmiş.
Bu yatak odasında daha klasik bir stil tercih edilmş. Pirinç yatak, delik iş yatak takılı ve aksesuarlar bu stilin hoş detayları.
Mükemmel uyum
Salonda amforalar, ibrikler, tütsülükler gibi otantik aksesuarlara yer verilmiş. Bu aksesuarlar evin doğal yapısıyla mükemmel bir uyum yakalıyor.
HAZIRLAYAN GÜNSELİ BÜYÜKSAĞİŞ FOTOĞRAFLAR İBRAHİM ÖZBUNAR
