Maden suyunda bulunan silikatın Kanser, Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıkları azaltıcı etkisinin olduğu ortaya çıktı.
Alzheimer Dergisinde yayınlanan habere göre, silikatlı maden suyu içmek Alzheimer hastalarında alüminyum seviyesini düşürüyor. İngiltere’de Keele Üniversitesi tarafından yayınlanan bu araştırmada katılımcılardan günde 1 litre silikatlı bir maden suyu içmeleri istenmiş ve alüminyum düzeyleri ile zihinsel işlevleri ölçülmüş. Sonuçlar maden suyu içmenin bazı katılımcıların vücutlarında alüminyum seviyesinin düştüğünü göstermiştir.
Vücutta biriken alüminyum Kanser, Alzheimer ve Parkinson hastalıklarına neden olabiliyor. Bu nedenle silikatlı maden suyu tüketmek bu hastalıklardan korunmaya yardımcı olan doğal ve düşük maliyetli etkin bir yöntem olarak gösteriliyor.
HER MADEN SUYU SİLİKATLI DEĞİLDİR!
Maden suyu, içerisinde çok çeşitli doğal mineraller barındıran içilebilir sudur. Yeryüzüne çıktıkları yerler ve suyun yeraltında maruz kaldığı değişik toprak ve kaya tabakalarından dolayı maden sularının içerisindeki mineraller aynı değildir. İçerdiği minerallerin çeşitliliği ve miktarı bakımından her maden suyunun kendine has karakteristikleri vardır.
Bu nedenle maden suyu seçerken etiketinde yer alan mineral değerleri incelenmeli ve silakat bakımından yüksek değere sahip olan maden suyu tercih edilmelidir. Türkiye’de 30’un üzerinde maden suyu kaynağı bulunmakta olup, yüksek silikat değerine sahip tek maden suyu kaynağı Beypazarı Maden Suyu’dur.
ALZHEİMER HASTALARI MADEN SUYU İÇİYOR
Beypazarı Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Ercan, silikat mineralini içeren maden sularının Alzheimer ve Parkinson hastalıklarını azaltıcı etkisinin ortaya çıkmasıyla, son bir yılda satış hacimlerinin %10 oranında yükseldiğini belirtti.
SİLİKATIN FAYDALARI NELERDİR?
Silikat minerali olarak kabul edilen silika (silikon dioksit) yeryüzünde bulunan hemen hemen bütün kaya ve kayaçların bünyesinde bulunmaktadır. Yaşamsal önem taşıyan bu mineral, bilhassa kemikler, kıkırdak doku ve eklem zarlarının oluşmasında etkili olup vücutta cilt, saç ve tırnaklarda bulunuyor. Yeni hücre üretimi ve metabolizma aktivasyonunda rol oynayan silika; cilt kırışıklıkları ve kaşıntıları, sedef, saç dökülmesi, tırnak kırılmaları, diş eti iltihapları, eklem bağları ve tontonlarda zayıflık, büyüme bozuklukları, biyolojik yaşlanma ve sindirim sistemi sorunları gibi hastalıkları çözmeye yardımcı oluyor.
Silika, bedeni içten onarıp yara ve iltihapların iyileşmesine olumlu etki sağlarken dışarıdan da cilt ve vücut güzelliğine katkı sağlıyor. Silikanın bilinen en önemli yararı ise vücutta biriken fazla alüminyumun dışarı atılmasını sağlamasıdır. Bilhassa şehir hayatında yediğimiz, içtiğimiz her şeyin içerisinde fazlasıyla bulunan alüminyumunun başta beynimiz olmak üzere vücutta birikmesi, Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklara neden oluyor.
Özellikle sporla ilgilenen ya da iş hayatında yüksek fiziksel efor sarf eden kişilerin, yoğun antrenmanlar veya çalışma sonrasında vücutlarının yenilenmesine ve zorlanan dokuların daha kolay iyileşmesine yardımcı olması için silika/silikat minerali bakımından zengin gıdaları almaları sağlıklı yaşam için büyük önem oluşturuyor.