Le Cordon Bleu’de tutkusu olan yemek üzerine eğitim aldıktan sonra kariyerini dekorasyondan yemeğe kaydıran Nur Anaç, Youtube’da “Nur Anaç”, Instagram’da da “Nurungemisi” hesaplarında yemek ve dekorasyon üzerine paylaşımlar yapıyor. Aynı zamanda Fox TV’de her çarşamba Yeni Bir Gün Fox programında alternatif tarifler ve sağlıklı tatlılar paylaşıyor. Nur’un, otomotiv sektöründe çalışan eşi İbrahim Anaç ve bu sene liseye başlayan 15 yaşındaki ikiz kızları Merva ve Neva ile beraber yaşadıkları yeni evlerine konuk olduk.
Krem kanepe 18 senelik, bu eve geçerken döşemesi değiştirilmiş. Kilim Mudo Concept, sokak lambaları Yargıcı Homeworks. Şömine üstündeki ayna Zara Home, mermer şamdanlar antikacıdan alınmış. Şöminenin iki yanında özel yaptırılan nişlerdeki aksesuarlar yurtdışı seyahatlerinden yıllar içinde toplanmış. Beyaz büst Crafthouse Atölye, siyahi kadın detaylı saksı Betonika Saksı’dan… Orta sehpa Ikea, üzerindeki şamdanlar Crate&Barrel. Piyano üstündeki çerçeveler Zara Home, şamdanlar Designstate Home. Yerden lambaderler 15 sene önce Tepe Home’dan alınmış. Contesa sandalye Mudo Concept.
EVİN HİKAYESİNİ ANLATTI
Pandemi ile beraber değişen yaşam koşulları nedeniyle taşındıkları bu evin hikayesini aynı zamanda bir Evim editörü olan Nur’dan dinledik: “Çocuklar küçükken Kandilli’de daha büyük bir evde oturuyorduk. Ancak onlar büyüdükçe daha kolay sosyalleşebileceğimiz merkezi bir yerde olma ihtiyacımız da arttı. Evi yarı yarıya küçültüp sadeleşmenin getirdiği ferahlığı ve her yere yürüyerek gidebilme lüksünü taşındığımız yeni evde yaşarken, pandemi ile birlikte evi benim gibi eşim de ofis olarak kullanmaya başladı. Ben çekimlerimi yarı açık mutfağımızda yaptığım için de, bir önceki evimiz bize yetmez oldu.
Eşimin de ofis olarak kullanabileceği bir odası olabilmesi için oturduğumuz semt civarında 4 odalı, düz ayak yeni bir ev arayışımız başladı. Etrafının açıklığı ve istediğimiz yerlere yakın olması nedeniyle bu evi görür görmez çok sevdik. Yaklaşık 4 ay süren detaylı bir tadilatın ardından taşındık.
Başarılı bir mimar olan arkadaşımız Tolga Özcan iç mimari konusunda bize çok destek verdi ve bizi doğru ekiplerle buluşturdu. Dekorasyon kısmını da İbrahim’le beraber yaptık. Tabii ki ben senelerce dekorasyon stilistliği yaptığım için bana bu konuda daha çok iş düştü. Pandemi ve titizliğimiz, bazı tadilat işlerini elbette yavaşlattı, ama içimize sinen sonuca ulaştık. Evde yaptığımız en temel değişiklik 14 metrekarelik büyük bir banyodan iki adet banyo çıkarmak oldu. Evin planı da bu noktada bize yardımcı oldu, ana banyoyu ikiye bölerek bir adet ebeveyn banyosu elde ettik ve mevcut ebeveyn banyosunu da giyinme odası olarak değerlendirdik. Banyolar çok büyük olmadığı için de koridordaki gömme dolabı çamaşır odası olarak planladık.
Salonu oda içinde oda mantığıyla bir oturma odası da içerecek şekilde iki bölümde kurguladık, biri gündelik TV izleme kitap okuma köşesi, diğeri de şömineli keyif köşesi… TV köşesinde yıllardır vazgeçemediğim ve bir tuval gibi kullandığım beyaz kanepe sevdamı bir kenara koyup daha kullanışlı bir renkte yani füme bir kanepe kullandık. L koltuğun rahatlığından vazgeçemiyoruz, ama hep beraber film izlediğimizde herkes L tarafına oturup uzanmak istediği için bu sefer kolayca açılabilen kullanışlı bir kanepe tercih ettik. Yatılı misafirler için de pratik bir çözüm…
Youtube’a çekim yaptığım için tıpkı önceki evimizde olduğu gibi burada da mutfakla salon arasında bir pencere açtırdık, mutfağı tamamen açtığımız zaman alan ve dolap kaybı olacağı için bu çözümü bulmuştuk. Bu detay, işlevsel olmasının ötesinde ben mutfakta çalışırken bile ev halkından kopmamamı, onlarla sohbet edebilmemi, salonda yemek yendiği zamanlarda da kolay servis yapmamı sağlıyor. Evle ilgili eksik kalan tek şey buraya yaptırmak istediğimiz panjur detayı; ses gitmesini istemediğimiz zamanlarda da mutfakta rahat çalışabilmemi sağlayacak ve salondan da ayna görünümüyle şık duracak bir sistem düşünüyoruz.”
HER EV YENİ BİR ENERJİ
“Sık taşınmak çok sevdiğimiz bir şey değil, ama çocukların yaşı ve bizim içinde bulunduğumuz dönem gereği son üç sene içinde iki kez ev değiştirmek zorunda kaldık. Evet, taşınmak kolay değil, çok yorucu; ama kesinlikle değdiğini söyleyebilirim. Her ev bize yeni bir enerji ve ferahlık getiriyor. Taşınma sonrası, yeni evin getirdiği bu taze enerjiyi seviyorum. Tıpkı çok iyi anlaşacağınızı daha ilk anda hissettiğiniz yeni bir arkadaş gibi, ilk ısırıkta bayıldığınız bir tarif, ya da yepyeni bir şehre ve kültüre ayak basmak gibi, içimizdeki heyecanlı çocuğu diri tutan bir şey taşınmak. Zor, ama bir o kadar da sizi ferahlatan, hafifleten bir şey!
Eşyaları elden geçirmek, fazlalıklardan kurtulmak, dolapları düzenlemek yorucu ama sonrasında ‘Her saniyesine değdi’ dedirtiyor. Evler hemen toparlanmıyor, ama hiç telaş etmeden sindire sindire bunları yapmak ve beklemeyi bilmek de oyunun bir parçası. Benim için bir evi yuva yapan detayların başında mutfaktan yayılan güzel kokular, kitaplar, çiçek ve mumlar geliyor. Bir de tercihen çocuk sesi… Birlikte yaşadığımız eşyaların da her zaman ikinci bir şansı hak ettiğine inanıyorum. Bazı mobilyalarda yeni eve göre bazı değişiklikler yapıp eski eşyaları mümkün olduğunca değerlendirmeyi seviyorum. Bu nedenle daha zamansız parçalar seçiyorum. Aile yadigarı parçalar da topladığım için aile arasında bana eskici diye de takılırlar. Bu evde dore aksesuar ve bazı detaylardan da aldığım destekle eski eşyalarımı biraz daha çarpıcı ve şık bir role büründürdüm.
Mid Century diye geçen 1950’lerin tasarımlarının yer aldığı tarzı seviyorum ama gerçekçi olmak gerekirse hiçbir kalıpla sınırlandıramayacağım kadar özgür, ‘içimden geldiği gibi’ ve bazen de eklektik diye adlandırabileceğim bir dekorasyon anlayışım var. Sürekli değiştiremeyeceğim bazı detayları açık renk yapıyorum, beyazı ve açık tonları bir tuval gibi kullanıp sıkıldığımda üstündeki yastık, aksesuar gibi bazı detayları kolaylıkla değiştiriyorum. Evimizi dekore ederken, bir köşede veya mekanda ruhsuzluk hissedersem de orayı hemen bitkilerle tamamlıyorum. Bugüne dek işe yaramadığı hiç olmadı. Çok nazlı olmayanlarla aram iyi, yormadan günümüzü şenlendiriyor, evimize hayat katıyorlar.”
Ev turu: Başakşehir’de nostaljik detaylarla süslü ferah bir evdeyiz
